Bugünden Yarına Köprü: Türkçe
“Ana dilim öz dilim,
Yazı dilim söz dilim,
Sen benim vatanımsın,
Seni sevmek az dilim.”
*
“Dil düşerse il düşer,
Millet diliyle yaşar
Dil olmazsa yol şaşar
Etme bize naz dilim”
Ödül töreninde açılış konuşmasını yapan Millet Derneği İstanbul Şube Başkanı Sabri Yıldız, “Yeniden Millî Mücadele geleneğinin günümüzdeki temsilcisi olan Millet Derneği’nin olarak dün olduğu gibi bugün de milletimizin değerlerini yaşamak, yaşatmak ve yeni nesillere aktarmak için çabaladığını, bu minvalde dilin bir milletin, ortak inançlarının, değerlerinin, sese, söze dönüşmüş hali başka bir ifadeyle gönlün kılcal damarları olduğundan bahisle dilde sorun yaşayan milletlerin ruhen hastalanıp yok oluşa sürükleneceğine” değindi.
Daha sonra söz alan Prof. Dr. Muhammed Nur Doğan “Dil, edebiyat ve sanatın karışımıyla hayat bulur. Gerek Fuzuli, gerek Baki ve gerekse Yunus gibi filozofların felsefesini görmüş bulunmaktayım. Maalesef günümüzde bunların kıymeti pek de bilinmiyor. Yabancı olsalardı kıymet görürlerdi. Hem bu şiir felsefesine hem de dilimiz Türkçeye sahip çıkmalıyız zira dili yok olan toplumlar tarihten silinip gitmişlerdir.” şeklinde konuştu.
Seçici Kurul üyelerinin konuşmaları şöyle:
Prof. Dr. Ali Fuat Arıcı: Bu yarışmanın iki değerli amacı vardır: Temanın Türkçe oluşu ve yazma üzerine olması. Yazmak yalnızca kâğıt üzerine yazılmış harfler değildir. Yazmak; düşünce, emek ve çaba sarf edilmesi gereken bir eylemdir. Bu iki yönden ele alınınca oldukça Millet Derneği’nin düzenlediği yarışma oldukça kıymetli bir hale gelmektedir.
Prof. Dr. Selahattin Turan: Dünya çapında yapılan dil yarışmalarında Türkiye’nin her daim OECD ortalamalarının altında kaldığına istatistiki veriler eşliğinde değinerek, bundan dolayı ülkemizin eğitim sisteminde okuma, yazma, yorumlama, yansıtma, metin değerlendirme, yaratıcılık vb. alanlarda yetersiz kaldığı görülmektedir. Dilimizi koruyabilmek ve yaşatabilmek için iyi bir eğitim vermek şarttır.
Prof. Dr. Suat Ungan: Dünya üzerinde yedi bin beş yüz dil olsa da sadece yetmiş tanesinin edebiyatı olmuştur. Türk edebiyatı ise beşinci sırada yer almaktadır. Binaenaleyh görmekteyiz ki Türkçe zannedildiğinden daha da kıymetlidir. Dil edebiyatla kıymetlidir. Bir de şiirle sulanmışsa sanat felsefesi içine yerleşmiştir. Bu kıymetli dilimizde şiiri yaşatabilmek için önce küçüklerimize düz yazı eserleri sevdirmeli ve öğretmeliyiz.
Şair Selami Yıldırım’ın, Millet Derneği Kurucu Genel Başkanı Bilge Lider Merhum Aykut Edibali’ye ithafen kaleme aldığı “Edibali’ye Mersiye” şiiri ile renk kattığı tören sonrasında Millet Derneği Genel Başkanı Cuma Nacar şunları söyledi: Dil yalnızca kendi içinde anlam taşımaz. Onu beslemek için ilim de olmalıdır. Bugünkü dilimiz gerek sosyal medya gerek okumaya gereken değerin verilmemesinden kaynaklı bir saldırı altındadır. Dilimizi yaşatmak adına bu yarışmanın kıymeti oldukça fazladır. Dilimizi yaşatmak ve sahip çıkmak zorundayız zira dilini yaşatamamış bir millet tarihten silinmesi kaçınılmazdır.
Konuşmalar sonrasında;
* “Gönül Dilimiz Türkçemiz” adlı denemesi ile Nuray Alper’e mansiyon ödülü ve plaketi,
*“Güçlü Duruşun, Yarınlara Varoluşun” adlı makalesi ile üçüncü olan Oğuzhan Külke’ye 5.000TL para ödülü ve plaketi,
* “Ses Bayrağım” adlı eseri ile ikinci olan Volkan Aydın’a 8.000TL para ödülü ve plaketi,
* “Ben Türkçe, Köprülerin Diliyim, Dinleyin Beni” adlı eseri ile birinci olan İrfan Kalaycı’ya 12.000TL para ödülü ve plaketi verildi.
Bu arada Boğaziçi Yayınları Genel Yönetmeni Gazi Altun, yarışmanın düzenlemesinden duyduğu memnuniyeti dile getirerek dereceye giren yarışmacılara Boğaziçi Yayınlarından çıkan Muharrem Ergin’in kaleme aldığı “Üniversiteler İçin Türk Dili” kitabını hediye etti.